Hakkâri'de Bir Mevsim Quotes

Rate this book
Clear rating
Hakkâri'de Bir Mevsim Hakkâri'de Bir Mevsim by Ferit Edgü
3,146 ratings, 4.46 average rating, 285 reviews
Hakkâri'de Bir Mevsim Quotes Showing 1-24 of 24
“Dayanırdan, dayanmasını bilirsen, ama nasıl olsa dayanacaksın, insanoğlusun, kendin söyledin, insanoğlu, düşün bir, kimler nelere dayanmadı, dayanacaksın ve yeni bir kişilik yaratacaksın.
Nasıl? diye sordu bir ses.
Kendine bir iş edinerek, diye cevap verdi bir başka ses.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Kitapları da dostlarını seçer gibi seçmeli kişi, öyle değil mi?”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Bir gece daha
Söylenmek istenen söylenemeyen
gırtlakta takılıp
kalan
boğuk
bir hece daha.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Kurallar içinde bulamaz insan kendini, bunu çoktan anladım.
Aklın kuralları içinde bulamaz, bunu burda anladım.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Doğan günle birlikte gereği düşünüldü. Yaşamak, yaşamayı sürdürebilmek için kişiliğini bulmak zorundasın.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Burada ancak var olmayanı, ama var olması gerekeni yaratarak karşı koyabilirsin.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“İnsanlar ölmesin demiyorum
İstediğim ölümsüzlük değil
Ne kendim, ne başkaları için
İstediğim, çocuklar ölmesin”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Ve o an, içimde yazmak isteğini duydum.
Yazmak... Kime? Neyi?
Hep bilinmeyene yazılmaz mı?”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“İnsan bildiği ya da bildiğini sandığı bir dilde yazılmış birçok kitabı da anlamayabilir, öyle değil mi?”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Alaaddin geliyor. Gece

Hoca, benim kardeş hasta, diyor.
Nesi var? diyorum.
Ateşi var çok, diyor. Ölecek.
İlaç vereyim mi? diyorum.
Hayır, portakal ver, diyor.
Portakal yememiştir hiç.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“..Burada hayat bu, dedi, dedi.
Burda hayat bu.
Çaresiz.

...Burda bir başka hayat da olmalı.
Onu arayalım.
Hadi kalk.
Onu bulalım.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Yolcu, bir gün yolunu yitirirsen, artık eski yolunu bulmaya çalışma, yeni bir yol ara kendine.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“.., en büyük, en korkunç itiraf, bir işkence altında yapılan itiraf değildir, (çünkü işkence altındaki gerçek bir itiraf değildir) insanın kendi kendine, artık dayanamayıp yaptığı itiraftır.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Burda kalacak olan sizlersiniz.
Burda yaşayacak olan sizlersiniz .
Sizler, karın üstünde yalınayak yürüyüp ölmeyenlerdensiniz.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Benim size bütün bir kış söylediklerimin bü­yük bir çoğunluğu da yalandı. Ama şimdi söyleyeceklerim ger­çek:
Yavrularım, insanlar üç aylık bebekken, nedeni bilinmeyen
hastalıklardan ölmeden de yaşayabilirler.
Cüzzam, trahom bir alınyazısı değildir.
Hiçbir şey alınyazısı değildir, yavrularım.
Bu kadar.
Benim söyleyeceğim gerçek de bu kadar işte.
Hadi bakalım, dersimiz bitti dağılın.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Yalnızdım.
İçimden büyüyen boşluğun içinde yalnızdım.
Mide bulantım içinde yalnızdım.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Oy ölüm
Yaşamın bir parçasısın kabul
Ama son bir parçası
Oy ölüm
Sevdiğimin korkususun
Ama en korkunç korkusu
Yatakta bul onu
Dağlarda değil
Kaya diplerinde gizlenirken değil
Sınırlarda değil
Ve kurşunlan değil
Benim yanımda uyurken değil
Benden sonra bul onu
Ki ben görmeyeyim öldüğünü

Oy ölüm
Can düşmanım
Ne kadar kısa yaşıyoruz
Ne uzun ölüyoruz
Oy ölüm
Sen de ölesin

Oy ölüm
Sen olmazsan
Yaşam olmazmış
Oy ölüm
Olmaz olasın

Oy ölüm
Sen de ölesin”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
tags: ölüm
“Her denileni yaptım.
Çünkü yetim büyüdüm.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“(Mutluluk soruların bittiği yerde başlıyor olmalı. Öyle mi?)”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Belki bir gün sen de yazacaksın
yaşadıklarını, düşlerini, korkularını
yaşadığın sözcükleri.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Bir soru sorarsa kişi, yatmadan önce, herhangi bir soru, anlamsız bir ''Tanrım saat kaç?" da olsa bu, rahat bir uyku çekebilir mi?”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Yoksa, dedim, bilmediğim dilden bir kitap okumanın bir anlamı yok, öyle değil mi?  Dudaklarındaki gülüş yitmişti. Ama gözleri gülüyordu daha. Öyle, dedi. ”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Nicedir burda kendimi arıyorum, kapısının önünde, kapısını açıp evine girmek için karanlıkta yitirdiği anahtarını arayıp bulamayan, çıldıran, kapısını kıramayan, bir çaresiz, bir garip kişi gibi, burda, garip, tanımadığım insanların arasında. Öleyim. Kendimi ararken, onları/başkalarını/ başka insanları buluyorum.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim
“Tanrım! herkes tanıyor beni bu kentte.
Ya da herkes herkesi tanıyor.
Ben Hariç.
Kendi dahil, kimseyi tanımayan ben hariç.”
Ferit Edgü, Hakkâri'de Bir Mevsim